18-mayis-1944-kirim-surgunu-aksaray-da-anildi

18 MAYIS 1944 SÜRGÜNÜNÜDE HAYATINI KAYBEDENLER KIRIM’DA ANILDI

AKMESCİT, 18.05.2011 (QHA) – Kırım’da 18 Mayıs 1944 tarihinde Stalin’in emriyle Kırım Türklerine karşı gerçekleştirilen sürgün ve soykırım Kırım’da yapılan mitinglerle kınandı, sürgünde hayatını kaybedenler anıldı.
Sürgünün 67. yıldönümü nedeniyle bugün öğle saatlerinde Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin başkenti Akmescit’in merkez meydanında miting düzenlendi. Mitingde sürgünde hayatını kaybedenler anılırken, Kırım’a dönebilen Kırım Türklerinin karşı karşıya bulundukları sorunların ülke yönetimi tarafından çözülmesi talep edildi. Miting katılımcıları, “İktidar istemiyorsa Kırım’daki eski yerleşim adlarını kendimiz geri getireceğiz.”, “(Kırım Tatarlarını) Asimilasyondan koruyalım.”, “Kırım Tatar diline resmi statünün geri verilmesini istiyoruz.”, “Yasalarda Kırım Tatarlarına köklü halk statüsünün verilmesini talep ediyoruz.” yazan pankartlar açtılar.
Kırım Tatar Türklerinin temsil organı olan Kırım Tatar Milli Meclisinin düzenlediği mitinge Kırım’ın dört bir köşesinden gelen 30 binden fazla Kırım Tatarı katıldı. Mitinge destek için Türkiye’den Başbakanlık Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Başkanı Kemal Yurtnaç ve Türkiye’deki Kırım Dernekleri başkanları, ABD, Azerbaycan, Bulgaristan, Romanya ve Rusya’dan heyetler katıldı.
Mitingi Kırım Tatar Milli Meclisi 1.Başkan Yardımcısı, Dünya Kırım Tatar Kongresi Başkanı Refat Çubarov açtı. Miting açılışından sonra Kırım Müftüsü Emirali Ablayev sürgünde ölen Kırım Tatarlarının ruhuna dua okudu.
KIRIM BAŞBAKANI VASİLİY CARTI: “SÜRGÜN, HER ZAMAN UKRAYNA TOPRAKLARI ÜZERİNDE BİR LEKE OLARAK KALACAKTIR”
Mitingde konuşma yapan Kırım Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Vasiliy Cartı, Kırım Hükümetine düşen görevin Kırım Tatar halkına özen göstermek olduğunu kaydetti. Cartı, “Bugün biz haksız yerde ‘sürgün’ kelimesiyle birlikte anılan insanları anıyoruz. Haksız yerde çünkü sürgün demek suç demektir. Bizim iktidar olarak bugünkü görevimiz Kırım Tatar halkına ve Kırım’da yaşayan insanlara özen göstermektir. Bunu Kırım Tatarları ve Kırım’da yaşayan insanlar hayat mücadelesi vermesin, rahat yaşasın diye yapmalıyız. Sürgün, her zaman Ukrayna toprakları üzerinde bir leke olarak kalacaktır” dedi.
YANUKOVİÇ: “SÜRGÜNLERİ VE SİYASİ BASKIYI HALA UNUTAMAYAN UKRAYNALILAR, O KORKUNÇ DÖNEMDE MAĞDUR OLAN HER İNSANIN ACISINI PAYLAŞIYORLAR”
Vasiliy Cartı, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’in sürgünün 67. yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajı okudu. Yanukoviç, yolladığı mesajda Stalin rejimi tarafından 1940’lı yıllarında Kırım Tatarlarının yanı sıra Kırım’dan Bulgarlar, Ermeniler, Rumlar, İtalyanlar ve Almanların da sürgün edildiği kaydederek, “Bu acı yolda sürgüne uğrayan binlerce insan açlıktan, hastalıklardan ve işkencelerden ölmüştü. Kolektifleştirme döneminde yapılan sürgünleri ve siyasi baskıyı hala unutmayan Ukraynalılar, o korkunç dönemde mağdur olan her insanın acısını paylaşıyorlar.” dedi.
KEMAL YURTNAÇ: “TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN KATKISI DEVAM EDECEKTİR”
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı Başkanı Kemal Yurtnaç, bugün Kırıma dönmekte olan Kırımlıların bu topraklarda yaşayan diğer toplumlarla bir arada, barış ve huzur içinde bir yaşam kurmalarının en büyük arzuları olduğunu kaydetti. Yurtnaç, “Türkiye Cumhuriyeti de bu süreçte Ukrayna hükümetinin sürgün edilen halkların haklarının iadesi ve Ukrayna toplumuna entegrasyonu için bugüne kadar verdiği takdire şayan çabalara ciddi destek sağlamıştır.”
“Ukrayna hükümetinin Kırıma dönen bütün halkların iskan, istihdam sorunlarının çözülmesi ve kültürel kimliklerinin korunması için bundan sonra gerçekleştireceği çalışmalara da Türkiye Cumhuriyetinin katkısı devam edecektir.” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE’NİN KIRIM TATARLARINA DESTEĞİ – KIRIMOĞLU: “UKRAYNA TARAFI BAZI SEBEPLERDEN DOLAYI TİKA’NIN UKRAYNA’DAKİ PROGRAMLARINI ONAYLAMIYOR”
Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, yaptığı miting konuşmasında, Ukrayna’nın Kırım Tatarlarının sosyal problemelrini çözememesine karşılık Türkiye’nin TİKA programları aracılığı ile gerçekleştireceği yardımları da onaylamadığını kaydetti.
Kırımoğlu, “Devlet tarafından Kırım Tatarlarının kendi vatanlarında yerleşmeleri için sosyal programlarının finansman meselesinin felaket durumda olduğunu dikkate alarak biz yine de yardım için, ilk olarak ana dilimizde okullar ve evlerin kurulması için, bize komşu ve akraba olan memleketin yöneticilerine müracaat etmeye mecbur olduk. Türkiye bizlere yine de yardım elini uzattı. Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan bu yılın başında Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanına bu yıl içerisinde Kırım’da bizim için 2 tane okul inşa edilerek teslim edilmesi, Akmescit’te Kırım Tatar Kültür Merkezinin inşaatı ve vatandaşlarımıza ev konusunda da inşaatların başlanması yönünde talimat verdi.” dedi.
Kırımoğlu tüm bu projelerin gerçekleşebilmesi için Ukrayna devleti tarafından bu sene ayrılacak bütçenin 5-6 katına ihtiyaç olduğunu belirterek, öte yandan ise Türk başbakanın verdiği talimatların da yerine getirilmediğini kaydetti. Kırımoğlu, “Ukrayna tarafı bazı sebeplerden dolayı TİKA’nın Ukrayna’daki programlarını onaylamıyor. Ümit ediyoruz ki, bu mahsus yapılan sabotaj değil de, yalnız bürokratik meseledir ve inşallah bu problem ortadan kaldırılacak ve yakın zamanlarda bu bizim çok mühim olan sosyal tesislerin inşaatları başlanacaktır.” şeklinde konuştu.
KIRIMOĞLU: “KOMŞU MEMLEKET MİLLİ MECLİSİMİZE KARŞI HAREKET YAPANLARA ŞİMDİKİNDEN DAHA ÇOK MADDİ DESTEK VERİLECEK”
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, ismini vermeyerek Rusya’nın Kırım Tatarlarının özyönetim organı olan Kırım Tatar Milli Meclisine karşı hareket eden teşkilatlara sağladığı maddi desteği artıracağına dair bilgi sahibi olduklarını söyledi. Kırımoğlu, “Elimize geçen bilgilere göre, yakın zamanlarda Milli Meclisimize karşı hareketler yapan farklı Kırım Tatar siyasi gruplara ve teşkilatlara komşu memleketin istihbaratı tarafından şimdikinden daha çok maddi destek verilecek. Mevcut olan böyle teşkilatlar ve grupları desteklemekle beraber Kırım Tatarları arasında Milli Meclis’e karşı hareketler yapabilecek yeni yeni siyasi, dini, mesleki, sportif, gençlik, kadın ve diğer teşkilat ve gruplar yaratılacak ve onların Milli Meclis’e karşı aktifliklerine göre para ve propaganda desteği verilecek.” dedi.
KIRIMOĞLU: “UKRAYNA BİZİM DEVLETİMİZDİR”
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Kırım Tatar halkının sorunlarını çözemeyen Ukrayna’nın merkezi yönetimine karşı oluşan şüphelere “Ukrayna bizim devletimizdir” diyerek cevap verdi.
Kırımoğlu, “Son zamanlarda birçok insanımızdan: ‘Eğer Ukrayna’nın bizim halkımıza karşı davranışları böyle devam edecekse, bu devletin yurtsever vatandaşı, vatanseveri olarak kalmamız çok zor olacaktır’,- gibi fikirler duymak mümkündür. Belki de gerçekten de öyledir, ama bizim diğer alternatifimiz yok ve olmayacak. Ukrayna bizim devletimizdir. Ama bu devletin nasıl olacağı – kuvvetli, bağımsız bir ülkede yaşayan insanların ve milletlerin hak-hukuklarına yüksek seviyede saygısı olan demokratik bir devlet olacak mı, yoksa haksızlık ve rüşvetçilik içinde boğulan, başka bir devletin emirleriyle yaşayan bir uşak devlet olacak mı – bu mesele büyük derecede kendilerimize, kendi davranışlarımıza bağlıdır.” dedi.
Kırımoğlu, Ukrayna’da Kırım Tatarlarının haklı taleplerini destekleyen, yardım etmeye hazır olan milyonlarca dostları olduğunu söyledi. Kırımoğlu, “İleride de biz bu ülkenin demokratik güçleriyle beraber Ukrayna devletinin adım adım dünyanın en uygar ve medeni devletlerin standartlarına yakınlaşması için gayret edeceğiz. Biz daima olduğu gibi her türlü bölücü hareketlere, yani Kırım yarımadasını Ukrayna’dan kopararak başka bir devlete eklemek isteyenlerin maceracı davranışlarına, bu mübarek toprağımızda huzursuzluk yaratmaya isteyenlere karşı olacağız. Halkımızın tüm sorunlarını hiç zor kullanmadan yalnız barış içerisinde, toprağımızda yaşayan tüm diğer milli azınlıkların ve toplumların hak hukuklarına saygı içerisinde çözmek için hareketlerimizi devam edeceğiz. Sadece bu şekilde millet kendi niyetlerini yerine getirebilecektir.” diye konuştu.
Matem mitingi bir bildiri ile sona erdi. Bildiride dünya kamuoyundan Kırım Tatar halkına hakların iadesi ve vatanda gelişim garantilerinin sağlanarak soykırım suçunun ortadan kaldırılması istendi. Mitinge katılanlar Ukrayna Cumhurbaşkanına, Ukrayna Parlamentosuna, Birleşmiş Milletler’e, AGİT, Avrupa Kurulu, Avrupa Birliği’ne Kırım Tatarlarının sorunlarını çözmek için düzenlenecek olan uluslararası forumun tarihini belirlemeleri çağrısında bulundular.
Sovyet hükümeti, 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerinin büyük çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Orta Asya ve Sibirya’ya sürgün edilen Kırım Tatarlarının yüzde 46’sı yolda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalıktan dolayı hayatını kaybetti. Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Kırım Tatar adı yok edilmişti. Bunun sonucunda Kırım Tatar halkı büyük kayıplar yaşadı. Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başlarken 150.000’i maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Orta Asya’da kaldı.

Bu makaleyi paylaş

Share on facebook
Share on google
Share on twitter
Share on linkedin
Share on pinterest
Share on print
Share on email